Takip

...
Günlerden birgün gel zaman git zaman kelimeleri bilmeyen bir kız çocuğu varmış. Ne kelime bilirmis ne de kötü olduguna kanaat ettiği bir duyguyu tanırmış.   Insanlar ona birseyler ogretmeye nlatmaya çalıştıkça ısrarla sebepsiz sekilde kabul etmez, anlamazmış. Anne,baba, kardeş, arkadas, dost, sevgili hic fark etmez... insanlar o kadar kendi dünyalarının gerçeklerini anlatmaya çabalamışlar ki kendi bildiği kelimeleri de yok saymaya karar vermis. Kendine ait bir dünya kurulmuş sonra birden hayatına baktığında; kötü insanları secmeye ve yavas yavas hayatından çıkartmaya baslamis, kötü hisleri algılamamış ve tanımayı reddetmis. Pamuk prenses gibi degil etrafinda ona sarkilar soyleyen sirinlik yapan 7 cuceler yerine baska fikirde insanlar cikmis... ve bircogu da ormancı gibi onu dinlememis... Zaman zaman hayatın onu o kadar yorduğunu fark etmis ki hatasını düşünmüş... sonra kendi kendine demis ki; kötüyü bilmemek ve tanımamak adına hep iyilikle yaklaştığım icin inaanlar beni saf ve aptal sanıyor.  Halbuki bu benim sadece dünyayı degistiremeyecegim icin kendi dünyamı zararsiz ve kötüden uzak tutma yolumdu..." herseye iyi ve guzel bakmaya calistikca etrafında kim varsa kötülüğünden etkilenmiş... Ama o kadar güçlü ve minik huzurlu ve mutlu bi dunyasi hayati olsun istiyormuş ki kimsenin art niyetine, kötülüğüne,  kendisinden menfaat beklemesine aldırış etmemiş... sadece gece olup da yatagina uzandığında dua edermis...
"Tanrım,  eğer orda biryerlerde isen benden uzak durduğunu ve artık sana ibadet etmedigim icin benimle konuşmadığını biliyorum.  Benim bu dunyaya gelip yasamak nefes almak benim secimim degil. Buranın gercek yaşam olmadığını ve bundan sonra belki de hicbir yaşam olmayacağını biliyorum. Su an bu kadar kocaman evrenin sayisiz galaksisinde ufacik bir gezegenin minnacik bir noktasi oldugumu da biliyorum. Tek yaomaya çalıştığım şey kimseye zarar vermeden ve guzel seyleri kimsenin zararina ugramadan yasayabilmek. Bana minnacik bir tohum verdiğinde ben onun çimlenip yesermesiyle mutlu olabiliyorum. Ömrümü sadece o çiçeği büyültmekle gecirebilirim. Ya da minnacik bir bebeğin kirpiklerinin duzlestiginde ki o gülümseme icin beni yok edebilirsin...
... Benim sahip olamadığım o iki cocugu bir baska anne kucağında gülümsemeler saçsın ve guzel olsun diye bana hic vermeyebilirsin, neticede ben o yanakların hayalini kurabilirim. Mutlu olduklarını bilmek benim icin yeterli... sonra.... sonra mesela o sokakta cebinde parasi olduğunu bildigim dilenci ekmek icin para isterse ac kalabilirim ben. Belki o yalan söylüyor ama ben onun ac olma ihtimali karsisinda ac kalabilirim... o her defasinda sokakta betonun üzerinde dizlerine çökmüş çocukları gördüğümde yine unutkanligima kızıp yanima onlar icin cikolata almadigimda kendime lanetler ediyorum... tekrar unutup tekrar lanet edeceğimi de biliyorum... ama Tanrım ne olur anla, ben unutkan bir kız olmazsam bu kadar kötülüğü unutup nasıl iyi kalmaya çalışabilirim ki??? Sen beni bil eger orda biyerlerde varsan olur mu??? Eger orda bi yerlerde varsan , icinde bembeyaz kirlerin olmayacagi bi ev ve o evimde bana huzur ver... Benim astımım var ya hani, iste nefessiz kaldigimda icime cok guzel kokular cekmemi nasip et. Elektrik vermeyebilirsin bak bana param olmayabilir. Gaz lambasi ya da minik mumlar yeter bana ben onun ışığında da önümü gorebilirim ki!... Bak senden cok bisi istemiom, hani dicen ne verdin? Belki hicbirsey... ama buraya gelmeyi ben istemedim ki? Hem... hem zaten hayat kötü olmayarak cok karşılık aliyor benden.  Gerci sen daha iyi biliyorsun.  Bak benden çocuklarımı aldi ailemi de... sonra o gozleri aldi mesela o gamzeyi o kokuyu...  sadece az huzur az mutluluk... sicak soba ve ates istemiyorum bana bi battaniye ver mesela; ususem bile kendime sarilabilirim ben. Kollarim uzadi alisti artik kimsesizlikten kendime sarılmaya... Tanrim, orda bi yerlerde varsan insanlarin benimle oynamasina izin verme, ben yine unutkan ve aptal olurum olur mu??? OLUR DI MI??? "
...
Ve Tanrı susar... 
Tanrı yine elini ac deyip ellerini bos birakir kızın...
Ve kız daha da aptal numarasi yaparak dünyasını küçültmeye devam eder...
Gidenlerin bosluklariyla... 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİR TUR DAHA

Hüznü düştü hüznün...

İĞNE BATIRIN